Taşımalarının önemli bir kısmını Türkiye ile Ukrayna ve Rusya arasında gerçekleştiren Almark Logistics, iki ülke arasında yaşanan çatışmalar ve Odessa Limanı’nın kapanması nedeniyle B planını devreye aldı. Şirketin Genel Müdürü Onur Güvenler, süreci iyi yönettiklerini ve taşıma performanslarını bir önceki yıla göre artırdıklarını açıkladı.
Türkiye ile Rusya, Ukrayna, Baltık ve BDT ülkeleri arasında entegre lojistik çözümler sunan Almark Logistics, taşımalarının büyük çoğunluğunu gerçekleştirdiği Odessa Limanı’nın, Ukrayna-Rusya savaşı nedeniyle kapanmasının ardından “B planı”nı uygulamaya aldı.
Almark Logistics Genel Müdürü Onur Güvenler, Rusya’nın Ukrayna işgali öncesinde uluslararası taşımalarının çok önemli bir bölümünü Odessa Limanı üzerinden bu 2 ülkeye yaptıklarını belirtti. Savaş sonrası Rusya ve Ukrayna’da dış ticaret ve uluslararası taşımacılığın durma noktasına geldiğini hatırlatan Güvenler, o dönemde Pendik-Patras Limanları arasındaki RoRo’yu kullanarak Türkiye-Yunanistan arasında multimodal taşımacılık yapmaya başladıklarını belirtti.
“Savaşta da durmadık, müşterilerimizi mağdur etmedik”
Bütün lojistik süreçlerini bir B planı ile yönettiklerini vurgulayan Güvenler, Rusya ve Ukrayna hatlarında da B planlarının savaş öncesinde hazır olduğunun altını çizdi. Güvenler, “Bu ülkelerdeki ofislerimiz ve çalışma arkadaşlarımız sayesinde havayı iyi kokladık. Gerilimin nasıl şekilleneceğini öncesinde tahmin etmiştik. Savaşın ilk 1-2 ayında operasyonlarımız aksasa da sonrasında çabuk toparladık. Taşımalarımızı kara yolu ile gerçekleştirmeye başladık, ülkelerdeki ofislerimiz faaliyetlerine devam etti. Özmal araç ve ekipman filomuz, uzman kadromuz ve bu ülkelerdeki güçlü lojistik altyapımız sayesinde alternatif planlarımızı daha hızlı devreye alabildik.” bilgilerini paylaştı.
Odessa Limanı’nın çatışmalar nedeniyle hala kapalı olduğunu, şu anda da sadece tahıl yüklü gemilerin çıkışına izin verildiğini anımsatan Güvenler, “Savaş da olsa salgın da olsa lojistik durmuyor. Lojistik durursa hayat durur. Biz de bu nedenle savaş sonrası yaşanan zorluklara rağmen Rusya ve Ukrayna’ya alternatif güzergâhları ve kara yolunu kullanarak ulaşıyoruz.Müşterilerimizi mağdur etmedik, ithalat-ihracat seferlerimiz devam ediyor.” diye konuştu.
“Ekipman havuzumuz sayesinde rekabet avantajı kazandırıyoruz”
Grup şirketleriyle birlikte Türkiye’nin en geniş 45’lik konteyner filosuna sahip olmanın avantajıyla operasyonlarını sürdürdüklerini belirten Güvenler, 45’lik konteynerlerin yanı sıra standart / mega tenteli dorse ve swap bodyler ile kimya – petrokimya, tekstil, gıda, FMCG, elektronik ve otomotiv sektörlerine hizmet verdiklerini, yanıcı ve parlayıcı olanlar dâhil likit ürünleri ise Isotanklarla hedefe taşıdıklarını anlattı.
Rusya ve Ukrayna’ya komple ve parsiyel taşımacılık hizmeti devam ediyor
Rusya ve Ukrayna’ya haftanın 7 günü komple seferler düzenlediklerini aktaran Güvenler, “Bu hizmetimizle ithalat – ihracat yüklerini tek bir araçta, güzergâh boyunca aktarma yapmadan taşıyoruz. Yüklerimizi hızlı, güvenli ve en ideal navlunlarla alıcısına ulaştırıyoruz.” dedi.
Güvenler, parsiyel yükleri ise İstanbul’daki depolarında konsolide ederek özmal araçlarla taşıdıklarını dile getirdi. Rusya ve Ukrayna’ya çarşamba ve cuma günleri düzenli parsiyel çıkışlarla kapıdan kapıya teslimat yapabildiklerini söyleyen Güvenler, “Parsiyel servisimizde, birim maliyetini düşüren ve hızlı teslimatı odak alan çözümler sunuyoruz.”değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa’dan transit taşımalar ile Bağımsız Devletler Topluluğu’na
Avrupa ülkeleri ile Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) arasında üçüncü ülke taşımaları da gerçekleştirdiklerini belirten Güvenler, bu hatlarda farklı taşıma modlarını kullanarak Türkmenistan, Özbekistan ve Azerbaycan’a taşımalar gerçekleştirdiklerini vurguladı.